Web Siteme Hoşgeldiniz...

    06.06.2006

herşey güzel gidiyordu. okyanusta bir dalgaydım. rüzgar nereye ben oraya. oradan oraya savruluyordum. hayatım cıvıl cıvıldı.
derken bir fırtına koptu. beni bilmediğim bir adaya doğru sürükledi, sana doğru. o kadar şiddetli bir fırtınaydı ki bu, etkisinden çıkamıyordum. ısrarla vuruyordum rıhtımın duvarlarına. her vurşta biraz daha, biraz daha parçalanıyordum. fırtına bitmek bilmiyordu, fakat bu durumdan zevk alıyordum. ah o duvarları yıkabilseydim, rıhtımına, kalbine girebilseydim. çok uğraştım, çabaladım, paramparça oldum. fakat o duvarları aşamadım.
şimdi fırtına durdu, çabalamayı, çırpınmayı bıraktım, açık denize, ufka doğru yol alıyorum. beni kabul edecek bir rıhtıma doğru sürükleyecek bir rüzgara, bir melteme denk gelme umudu ile.

hoşçakal...

(yanlış anlaşılmasın, yazı 10.10.2005 tarihinde yazılmış olup, şimdilerde aklıma gelmiş olmasıyla siteye konmuştur)

 

___________________________________________________________

 

    19.05.2006

    Arayış
    günlerdir, haftalardır, aylardır, yıllardır...
    seni arıyorum, neredesin?

    seni beni arıyor musun bilmem ama
    seni deliler gibi arıyorum, heryerde..
    her yüzde seni istiyorum, her yüze sen misin diye bakıyorum...
    istasyonda metro bekleyen kıza;
    bankta dergi okuyan kıza;
    sahilde koşan kıza...

    sanırım onlar sen değilsin...

    sanırım diyorum, çünkü senin kim olduğunu dahi bilmiyorum...
    nerede olduğunu, ne yaptığını, nasıl biri olduğunu...
    sadece umutla bekliyorum,
    belki çizgilerimiz bir yerde kesişir diye...
    belki yoluma çıkar, saati sorarsın diye...
   
    geldiğini sandım, defalarca.
    ama sen olmadığını çabuk anladım.
    iyi ki de anlamışım;
    sen olmadığını bilmeden, senmişsin gibi seni sevmek,
    bunu bir şekilde öğrenmek, acı verirdi heralde.
   
    gel artık neredeysen,
    gel de bitsin bu arayış.
    söyle bana kim olduğunu.
    söyle bana yerini.
    tamam belki seni kıymete bindiren bu arayış belki...
    ama bu arayışı uzun tutturma nolur,
    sen kıymete bindikçe ben eriyorum çünkü...
   
    gel artık..

___________________________________________________________

    12.05.2006
    Tekrardan iyi günler efendim. Uzun süredir derslerimin yoğunluğundan ve çeşitli sebeplerden dolayı sitemi güncelleyemiyordum, kısmet bugüneymiş. Sahil bölümü bitti, izlemeye başladım. Çektiğim fotoğraflardan 8 tanesini siteme ekledim, umarım beğenirsiniz. Hepinize iyi günler dilerim....
(Dip not: kötü günler geride kaldı...)

    Allaha emanet olun...

___________________________________________________________

    04.05.2006
    Hepinize iyi günler ziyaretçilerim. Bugünlerde birazcık sıkıntılıydım, attım kendimi sahil yoluna ben de... İyi kötü her neyse, bir sürü fotoğraf çektim sahilde. Yandaki "Sahil" düğmesiyle ulaşabilirsiniz fotoğraflarıma. Hala canım sıkkın mı? Değil Allah'a şükür. Öyle abartılacak bir şey de yok, öyle sanmayın. Sadece bir yanlış anlamadan dolayı bu hallerdeyim bugünlerde. Her neyse, çok uzattım.

    Allaha emanet olun...

___________________________________________________________


    09.04.2006
    Bugün şu metni okudum ve etkilendim, sizlerle paylaşıyorum..



*** bu yazı gerçek bir aşk hikayesini anlatmaktadır ve yazıların hepsi aşık delikanlının günlüğünden alınmıştır.

10. sınıf

ıngilizce dersinde yanımda bir kız oturuyordu onun için 'benim en iyi arkadaşım' diyordum... ama ben onun ipek gibi saçlarına bakıp onun benim olmasını istiyordum... ama o bana benim ona baktığım gözle bakmıyordu bunu biliyordum, dersten sonra kalktı ve geçen gün sınıfta olmadığı için o günün notlarını istedi ona notları verirken bana teşekkür etti ve yanağımdan öptü. onu sadece arkadaş olarak istemediğimi bilmesini istiyordum, onu çok seviyordum ama söyleyemiyordum nedenini bilmiyorum ama çok utanıyordum...

11. sınıf

telefonum çaldı, arayan oydu ve ağlıyordu bana aşkın nasıl kalbini kırdığını anlattı, beni evine çağırdı, yalnız kalmak istemediğini söyledi, bende tabiki gittim, koltuğa, onun yanına oturdum, güzel gözlerine bakmaya başladım ve onun benim olmasını diledim, 2 saat sonra drew barrymore'un bir filmi başladı ve onu izledik filmi izledikten sonra uyumaya karar verdi, bana her şey için teşekkür etti ve yanağımdan öptü. onu sadece arkadaş olarak istemediğimi bilmesini istiyordum, onu çok seviyordum ama söyleyemiyordum nedenini bilmiyorum ama çok utanıyordum...

son sınıf

mezuniyet balosundan bir gün önce yanıma geldi ve 'çıktığım çocuk hasta ve partiye gelemeyecek' dedi, benimde çıktığım biri yoktu ve 7. sınıfta birbirimize söz vermiştik eğer çıktığımız biri olmazsa partilere birlikte gidecektik, 'en iyi arkadaş' olarak. ve partiye birlikte gittik, o akşam çok güzeldi, her şey yolunda gitti, partiden sonra onu evine kapısının önüne kadar bıraktım, kapının önünde ona baktım o da bana o güzel gözleriyle gülümseyerek baktı. onun benim olmasını istiyordum... ama o bana benim ona baktığım gözle bakmıyordu bunu biliyordum, bana 'hayatımın en güzel zamanını geçirdiğini' söyledi ve yanağımdan öptü. onu sadece arkadaş olarak istemediğimi bilmesini istiyordum, onu çok seviyordum ama söyleyemiyordum nedenini bilmiyorum ama çok utanıyordum...

günler, haftalar, aylar geçti ve mezuniyet günü geldi çattı...

sürekli onu izledim onun mükemmel vücudunu seyrettim. diplomasini almak için sahneye çıkarken sanki havada süzülen bir melek gibiydi. onun benim olmasını istiyordum... ama o bana benim ona baktığım gözle bakmıyordu bunu biliyordum. herkes evine gitmeden önce yanıma geldi ve ağlayarak bana sarıldı sonra başını omzuma koydu ve 'sen benim en iyi arkadaşımsın, teşekkürler' deyip yanağımdan öptü. onu sadece arkadaş olarak istemediğimi bilmesini istiyordum, onu çok seviyordum ama söyleyemiyordum nedenini bilmiyorum ama çok utanıyordum...

aradan yıllar geçti...

bir kilisedeyim ve o kızın nikahını izliyorum... evet artık evleniyordu, onun 'evet, kabul ediyorum' demesini, yeni hayatına girmesini izledim, başka bir adamla evli olarak. onun benim olmasını istiyordum... ama o bana benim ona baktığım gözle bakmıyordu bunu biliyordum. yeni hayatına girmeden önce yanıma geldi ve 'nikahıma geldin teşekkürler' deyip yanağımdan öptü. onu sadece arkadaş olarak istemediğimi bilmesini istiyordum, onu çok seviyordum ama söyleyemiyordum nedenini bilmiyorum ama çok utanıyordum...

yıllar çok çabuk geçti...

şu an benim bir zamanlar en iyi arkadaşım olan kızın tabutuna bakıyorum, eşyaları toplanırken lise yıllarında yazdığı günlüğü ortaya çıktı... hemen günlüğünü aldım ve günlükte okuduğum satırlar şöyleydi...

'onun gözlerine bakarak onun benim olmasını diledim... ama o bana benim ona baktığım gözle bakmıyordu bunu biliyordum. onu sadece arkadaş olarak istemediğimi bilmesini istiyordum, onu çok seviyordum ama söyleyemiyordum nedenini bilmiyorum ama çok utanıyordum... keşke bana beni bir kez sevdiğini söyleseydi...'

 

    Allaha emanet olun...

___________________________________________________________
 

    28.03.2006
    Üniversiteden arkadaşlarım, size sesleniyorum. Yeni fotoğraflarınızı da koyuyorum umarım beğenirsiniz. Bahar da geliyor, fotoğraf çekmeye devam.

    Allaha emanet olun, vizelerinizde başarılar...

___________________________________________________________

    24.03.2006
    Siteyi siz ziyaretçiler için geliştirme kararı aldım. Üniversiteden arkadaşlarıma sözüm vardı, onlarında fotoğraflarını koyacaktım, bu güncellemede o fotoları da koyuyorum. Onun dışında bir de panorama köşesi açıyorum, çektiğim panoramik resimleri oraya koyacağım. Yakın zamanda I.T.U. nün ve Sarıyer'den bir boğaz manzarasının da panoramik resmini çekip buraya koyacağım inşallah. Bu arada Odtü'nün dijital Fotoğraf Yarışması varmış, katılmak isteyenler olursa http://yarisma.ieee.metu.edu.tr/digital/ adresinden katılabilirler. Herkes kendi üniversitesini anlatan resimlerle katılıyormuş, en fazla 3 resimle. Ben iki tane ile I.T.U.yü temsilen adaylığımı koydum, ama epey dişli rakiplerimin olduğundan eminim. Her neyse. İyi gezintiler...

___________________________________________________________

    25.11.2005
    Bu Siteyi yapma amacım sadece çektiğim fotoğrafları sizlerle paylaşmaktır.
Zaman geçtikçe fotoğraf arşivimi genişletmek ve sizlerle paylaşmak istiyorum.
Allah izin verirse daha da ileri götüreceğim. Çektiğim fotoğrafların çoğu 1280x960 boyutlarındadır, ancak internetteki alan sıkıntımdan dolayı kalitelerini orijinallerinden daha düşük tuttum, umarım beğenirsiniz. Ayrıca Fatih Fen kısmında lise arkadaşlarımın ve hocalarımın resimlerini bulabilirsiniz. Üniversite arkadaşlarım kıskanmayın size de bir sayfa açacağım ancak öncelikle fotoğraf gerekli değil mi?

    Allaha emanet olun, iyi gezintiler dilerim...

Onur ERDEN
 

 

Temas için: onur_erden@hotmail.com