GÜNDÜZ YARASALARI
	
I.
Neyiz ki biz?
İlk ışınları görününce güneşin,
Kaparız tepenin gözkapaklarını  
Çam değiliz ki, kollarımız açık
Ürpererek karşılayalım donuk ışığı.
Gölgeler kısalınca çıkarız ortaya,
Açıklıktır, aydınlıktır aradığımız,
Parlaklıkta bulur gücünü görüşümüz.
Tanımayız alacakaranlığı delen,
Tepelerin arasından seçen bakışı.
Kör olmuş ışıktan gözlerimiz.
Gündüz yarasalarıyız biz.

II.
Geceyi düşleriz gündüzken,
Geceyken de gündüzü,
Yitirebileceklerimiz yitiktir 
Onlardan uzaktayken ama
Özleriz, döneriz yeniden
Yitirmeden
Yitirebileceklerimizi
Yitiremediklerimize.
Yitirebilirdik, deriz;
Ama yalnızca bir fiil çekimi bu 
Tutsaklıklara bağlamışız özgürlüğümüzü.
Gündüz yarasalarıyız biz.
 
III.
Sağlamdır düşünce temellerimiz,
Ama altlarında kist vardır, sonra kum 
Dururuz gerçi, sapasağlam, kalın
Taştan duvarlarımızla, dimdik
Ayakta; ama biraz su, bir sızıntı
Kaydırır temellerimizi hemen.
Duyarız yerçekimini hemen,
Titreriz. Sımsıkı, gergin
Bağlar vardır
Düşüncelerimizi ayakta tutan, ama,
Ya temelsizse temeli
Bütün bu bağları
Bağlayan
Bağın?
Bağlantısızca bağlarız bağlarımızı.
Gündüz yarasalarıyız biz.
	

Yaşamın, beklediğinin gelmemesi - ki, işte:
senin de, gelmeyeceğini bildiğini beklemen
olacak.
		-de ki işte-
		-19-
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Yaşamın, kendi kendine ağırlık haline getirdiğin
şeylerin altında ezilmenin süreci olacak.
Yaşamı 'hafifçe' yaşayabilseydin, yaşamın olayları da
uçup giderler, sana yük olmazlardı - ama o zaman da,
uçucu, boş olurdu yaşamın. Bu yüzden, yaşadığın her
olayı 'ağır'laştıracaksın; ki uçup gitmesin, omuzuna
çöksün; sen de onun yükünü taşıyasın.
Yaşaman, yaşamın yükünü yüklenmek olacak.
Yaşam, yükleneceğin yüktür.
Yaşamın, yükündür.
	
		-de ki işte-
		-4-

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Kendi olarak, sana gelen-
sana gereksinimi olmadan, seni isteyen-
sensiz de olabilecekken, senin ile olmayı seçen-
kendi olmasını, seninle olmaya bağlayan- -
O, işte...
	
ÖZLEDİĞİN GİDİP GÖREMEDİĞİNDİR


Özlediğin, gidip göremediğindir;
ama, gidip görmek istediğin

Özlem, gidip görememendir; ama
gidip görmek istemen

Özlediğin, gidip görmek istediğin-
ama gidip göremediğin

Özlem, gidip görmek istemen-
ama, gidememen, görememen;
gene de, istemen