Dr. Hüseyin Toros, Atmosfer Bilimleri, Bilgisayar eğitimleri, MS Ofis word, powerpoint, outlook, excel kurs içerikleri

2030’LARA DAMGA VURACAK GENÇLER ARANIYOR

Bir LGS sınavı daha geride kaldı. 2030’lara damgasını vuracak, yarınlarımız olacak çocuklarımız; 5 Haziran tarihinde Liselere Geçiş Sistemi (LGS) sınavına girdiler. Aldıkları puanlar 30 Haziran’da açıklandı. Lise tercihlerinin başlamasıyla öğrencilerimizi ve velilerini tatlı bir tercih telaşı sardı. Liselerimizde 2030’lara damga vuracakların kendi öğrencileri olmaları için öğrenci arayışına geçtiler. 20 Temmuz 2022 saat 17’de lise tercihleri sona eriyor.

1999 öncesi gözde okullar olan meslek liseleri, yarınları inşa edecek öğrencilerini tekrar aramaya başladı. Çünkü mesleki eğitimin üniversite girişlerindeki engel kaldırıldı. Diğer liseler gibi bilhassa Anadolu Teknik Programı uygulayan liseler yoğun akademik eğitim uyguluyorlar. Meslek liseleri; çocuklarımızın doğuştan gelen yeteneklerini, günümüzün ve yarınların becerilerine dönüştüreceğiz, iddiasında. Nedir bu meslek liseleri? 1999 yılında meslek liseleri öğrencileri için yapılan bir hata ile ülkemiz insan kaynakları yönünden maalesef çok zarar gördü. Ama atalarımız zararın neresinden dönülürse kârdır, demişler. Bilhassa 2019 yılında yapılan çalışmalar ile meslek liseleri tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de hızla gözde okullara dönüşüyor. İTÜ, Aselsan, İstanbul Havalimanı, Teknopark İstanbul, Şile Ayet Azer Aran Savunma Sanayi, Demirören Medya, Büyükyalı, Enerjisa İstanbul, Mehmet Rıfat Evyap, Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi, YTÜ Maçka MTAL vs. liste uzayıp gidiyor
Meslek Liseleri Kamuoyunda Yeterince Bilinmiyor.

Meslek okullarında çocuklarımızın doğuştan gelen yetenekleri -bir şeyi anlama veya yapabilme niteliği, istidat, kabiliyet, kudret- akranları ile birlikte takımlar halinde dokunarak, deneyerek ve yaparak becerilere dönüşüyor. Meslek liselerinde 50’ye yakın alan ve 100’ün üzerinde dal bulunuyor. Meslek liseleri kendi içinde 3 kısma ayrılıyor. Kimi çocuklarımız akademik dersleri seviyor, kimisi ise fazla ilgi göstermiyor olabilir. Dolayısıyla yeteneklerine, ilgilerine bağlı olarak farklı meslek okullarına gidebilirler. Son günlerde İSO, İTO, ATO, MÜSİAD gibi sivil toplum kuruluşları ve birçok şirket yöneticileri sosyal medya hesaplarından “Türkiyenin Geleceğinin Mesleki Eğitimde” olduğunu ve “Öğrencilerimizi meslek liselerimizde eğitim almaya ve güzel ülkemizin geleceğini beraber inşa etmeye davet ediyoruz.” şeklinde paylaşımlar yaptılar. Mesleki eğitime kısa bir göz atalım.

Anadolu Teknik Programında(ATP): Bir mesleğe yönelik bilgi ve becerilerin yanında matematik, fizik, kimya ve biyoloji dersleri ağırlıklı olarak verilmektedir. Anadolu teknik programı 12. sınıfında yer alan akademik destek kapsamındaki dersler; öğrencilerin hedefledikleri yükseköğretim programları doğrultusunda ilerlemelerine imkân sağlayan derslerdir. Anadolu teknik programına devam eden öğrenciler 12’nci sınıfta alan ayrımı yapılmaksızın akademik destek paketine göre gruplara ayrılır. ATP öğrencilerinin mesleki bilgi, beceri, tutum ve davranışlarını geliştirmelerini, iş hayatına uyumlarını, gerçek üretim ve hizmet ortamında yetişmelerini ve okulda olmayan tesis, araç-gereci tanımalarını sağlamak amacıyla 40 iş günü işletmelerde uygulama eğitimi görmektedirler.

Anadolu Meslek Programı (AMP): Bir mesleğe yönelik bilgi ve becerilerin yanında genel bilgi dersleri yer almaktadır. Anadolu meslek programına devam eden öğrenciler 12. sınıfta seçmeli meslek dersleri ile birlikte 3 gün işletmede beceri eğitimi görmektedirler. Kamuoyunda meslek lisesi denildiği zaman genellikle AMP programı uygulayan okullar anlaşılmaktadır.

Mesleki Eğitim Merkezleri (MESEM): Mesleki Eğitim Merkezlerinde öğrenciler ilgi ve yetenekleri olduğu meslek alanında hem çalışarak hem de okuyarak eğitim alıyorlar. Haftanın bir gününü okulda, 4 gününü işyerinde geçiriyorlar. Asgari ücretin %30’u kadar ücret alıyorlar. Üçüncü yılın sonunda öğrenciler kalfalık sınavına, dördüncü yılın sonunda ise ustalık sınavına alınıyor. Başarılı olanlara belge veriliyor. Son sınıfta asgari ücretin yarısı kadar ücret alabiliyorlar. Öğrencilerin lise diploması alabilmeleri için Millî Eğitim Bakanlığınca belirlenen fark derslerini tamamlamaları gerekiyor. Nitelikli iş gücü ihtiyacı çerçevesinde öğrencilerin; ilgi, istek, yetenek ve kişilik özelliklerinin ortaya çıkarılması, başarılı ve mutlu olabilecekleri bir mesleği seçebiliyorlar. Bunun için meslekler hakkında bilgilendirilmeleri, eğitim sistemi ile çalışma hayatı arasındaki ilişkinin güçlendirilmesi ülkemiz insan kaynağının geliştirilmesi açısından büyük önem arz ediyor. Bu kapsamda mesleki eğitim merkezleri, ülkemizin meslek sahibi insan ihtiyacını karşılayabilmek adına çalışmalarını sürdürüyor. Ara sınıflardan da MESEM’lere geçiş yapılabiliyor. Ayrıntılı bilgi için https://meslegimhayatim.meb.gov.tr/egitim/mesleki-egitim veya http://bursa.meb.gov.tr/burbis/LGSRehber/LGS01Rehber/IcerikYukle?name=Liseler%2FAMP_ATP_Nedir&geri=LGS01OkulTurleri

AR-GE Okullarında Sektörü İleriye Taşıyacak İnsan Kaynakları Yetişiyor

Mesleki eğitimde artık AR-GE dönemine geçildi. Şimdilik 55 meslek lisemiz aynı zamanda AR-GE merkezi. AR-GE merkezleri iddialılar. Aranan ve sektörü ileriye taşıyacak insan kaynağı yetiştiriyorlar. Yıllardır iş piyasasının ihtiyaç duyduğu mesleki becerilere sahip insan kaynağını yetiştiren meslek liseleri katsayı uygulamasının kalkması ile rahatlıkla üniversiteye girebiliyorlar. Erken yaşlarda araştırma ve geliştirme, proje, takım kültürü kazanan gençler, sorunları şikâyete değil, projelere dönüştürüyorlar. İTÜ MTAL gibi birçok okulumuzda hem bir AR-GE merkezi hem de döner sermaye işletmesi vardır. Döner sermayesi olan okullarımız bir ticarethane gibidirler. Okul yönetimi, öğretmenleri ve öğrencilerinin iş yapıp para kazanabilmektedirler.

Yarınlarımız İçin Hepimize Görevler Düşüyor

Çocuklarımızı 2030’lu yıllara hazırlıyoruz. Eğitim paydaşları: öğrenciler, öğretmenler, veliler, yöneticiler, sektör ve basın... Oyuncu, çocuklarımız. Diğer paydaşlar oyuncuların iyi oynayabilmesi için uğraş veriyorlar. Paydaşların yarınlarımız olan çocuklarımızın sadece öğrenmesi için değil aynı zamanda eğitilmesi için doğrudan veya dolaylı rehberlik hizmeti vermesi önem arz ediyor. Çünkü çocuklarımız hem maddi hem de manevi olarak başarılı ve huzurlu olmaları için bizlerin desteklerine çok fazla ihtiyaç duydukları dönemdeler. Paydaşların bir eğitim ekosistemi oluşturması çocuklarımızın hayal kurmalarına, hedef koymalarına, inanmalarına, çalışmalarına, fiziki, sosyal, duygusal, akademik gelişmelerine ve başarılarına katkı sağlıyor. Paydaşların öğrencilerin eğitimini sadece yoklama veya alacakları nottan ibaret saymayıp, çocuklarımızın plan, tertip, düzen, disiplin, davranış, söz, beceri, adalet, arkadaş, aile ilişkileri vs. konularını da düşünerek bir bütün içinde değerlendirmesi gerekiyor.

Eğitim ve öğretimin önemli bileşenleri arasında tertip ve düzende önemlidir. Gençlik döneminde özentilik ön plana çıkabiliyor. Örneğin öğrenciler kılık ve kıyafet değişikliği ile dikkat çekmek isteyebiliyorlar. Bu sebeple okullarda tek tip kıyafet uygulaması ve buna uyulması çocuklarımızın sosyal gelişimi ve başarıları için önem arz etmektedir. Bir törende bile serbest kıyafet, onları ne giysem arayışına sokabilmektedir. Bu sebeple her ortam ve görevde mümkün mertebe okul kıyafeti ile bulunmaları ailelerin masraflarını da azaltıyor.

Zaman ve mekân ölçeğinde her şey değişebiliyor. Her çocuk da birbirinden farklıdır. Bu sebeple eğitim ve öğretimde farklı yaklaşımlar kaçınılmazdır. Yapılan çalışma, araştırma ve geliştirme, proje ve takım kültürü gibi özelliklerini geliştirici ortamları hepimiz paydaşlar olarak iş birliği yaparak hazırlayabiliriz. Eğitim ve öğretimde çocuklarımızın seçtikleri arkadaşları da onların yarınlarına hazırlanmasında etkili olmaktadır.

İTÜ MTAL 2030'lara Damga Vuracakları Bekliyor: Vira Bismillah

3 haftadır İTÜ MTAL öğretmenlerinden Hakan Erkan ve Behçet Çevik ile birlikte Milli Eğitim Bakanlığımızın Erasmus projesi çerçevesinde Avrupa’daydık. Weidmüller, Stratasys ve Götz gibi dünya markalarını ziyaret ettik. Ar-Ge ve Akademi birimleri üst düzey yöneticileri ile toplantılar yaptık. Üst düzey teknik yönetici ve uzmanlarla fikir alışverişinde bulunduk. Yerinde özel teknik incelemeler yaptık. Şirket çalışanları mesleki becerileri ön plana çıkaran eğitim sisteminin öneminden bahsettiler. İyi yetişmiş insan kaynaklarına çok ihtiyaçları olduğunu belirtiler.

Özetle; takım halinde araştırma, geliştirme ve projeler yapacak çocuklarımızı İTÜ MTAL'ye bekliyorum. Çocuklarımızın küresel başarılara imza atacağına inancım tamdır. Bu yıl liseye başlayacak gençlerimiz! 2030'larda küresel başarılara imza atmanız için yaklaşık 40 yıllık İTÜ tecrübemi İTÜ MTAL'de sizlerle paylaşacağım. Ben de varım diyorsanız, okul seçiminde ilk tercihiniz İTÜ MTAL olsun. Liseniz İTÜ MTAL, üniversiteniz İTÜ olsun.