Ruhani Lider!!!

 Bazı toplumlar gelenek ve göreneklerine çok bağlıdır. Türk toplumu da bunlardan bir tanesidir. Bizim ananemiz büyüklerimize saygıyı gerektirir. Liderlerimize ise bu saygımız sonsuzdur.  Bilgi çağında bu özelliğimizi hala koruyoruz. Liderimizi başımızdan eksik etmiyoruz. Gidişat liderimiz toprağa gömülünceye kadar da başımızdan eksik etmeyeceğimizi gösteriyor.

 Ruhani liderler ölünceye kadar başta kalabilir. Çünkü onlar daha çok bağlılarının  olgunlaşması  için uğraş verirler. Onlar da tecrübe ve olgunluk ön sırada yer alır. Eğer ülkeyi yönetenlerde son nefesine kadar başta kalmayı düşünüyorlarsa veya toplum başında görmek istiyorsa bir yanlış anlaşılma söz konusudur.

Her neyse biz yazımıza saygı ile devam edelim. Liderimize bu kadar da saygı fazla diyebilirsiniz, Veya bir başkası 65 milyonda başka liderler yok  mu diyebilir. Her şey denilebilir. Fakat şunu unutmayalım. Liderimiz dünya kuruldu kurulalı bir defa dünyaya geldi. Dolayısı ile son nefesine kadar bizi yönetmeye devam etmelidir.

Ben her ne kadar ruhani liderimizin kalması taraftarı isem de bir başkası hemen benim bu ülkede yaşamadığımı söyleyebilir.

Bana sorular sorabilir. Örneğin insanların yüzde kaçı hayatından memnun, kaç kişi çoluk çocuğunun rızkında sıkıntı çekmeden gününü geçiriyor. Sen hiç işsiz görmedin herhalde.

Kısaca insanların çoğu aş ve iş peşinde iken liderin yönetimde kalmasını doğal olarak siz de eleştirebilirsiniz.

Günümüz yanlış anlaşılmalar ve kargaşalarla dolu. Sebebini bir türlü bulamıyorum. Herkes her şeyi yapma sevdasında. Veya genellikle görevlerimiz dışındaki işleri yapmakla meşgulüz. Bir türlü haddimiz bilemiyoruz. Bu özelliğimiz en alt tabakadan en üst tabakaya kadar devam ediyor.  

Ülkeler hangi sistemle yönetilirse yönetilsin, halk belli bir seviyeye gelmedikçe ismi ister demokrasi olsun, ister krallık pek bir şey değişmiyor. Hep aynı isimler ve simalar iş başında. İş başında olması önemli değil. İcraat olsa bari.

Ülkemizin acilen yönlendiricilere ihtiyacı var. Bunlar da başta sanatçılar olmak üzere eğitimciler, yöneticiler ve aydınlardır.

Bir dalga harekatı her şeyi alt üst edebilir. Milyonlarca genç nüfus çok kısa sürede sorun olmaktan çıkabilir. Dünya ekonomisine yön verebilir. Bu konuda Hindistan’ı örnek alabiliriz. Dünya bilişim sektörünün %30’u Hintli imiş. Geçen yaz görüştüğüm Hintli bir eğitimci, eğer bilişim sektörünü bir anda bıraksak,  dünya bilişim teknolojisi bir anda çöker diye söyledi. Hindistan kökenli bir eğitim kurumunun 41 ülkede 2.500.000 adet şubesi bulunuyor.

Bir tarafta liderliği bırak, bırakmama kavgası, diğer tarafta hızla ilerleyen bilgi teknolojileri.

 Herkesin bir bakış açısı vardır. Herkes bu bakış açısından hayata bakar. Bakış açıları kişilerin bilgi ve kültür seviyelerine göre değişir. Toplumlarda farklı bakış açılarının olması çok faydalı olup toplumun bilgi ve kültür zenginliğini gösterir.