İntihar Köprüsü, Moral köprüsü olamaz mı?

    Gazetemiz "Başka İstanbul"'un geçen hafta ilk sayfasında yayınlanan bir haber üzücü olduğu kadar, düşündürücü idi. Haberde İstanbul boğaz köprülerinden son dört yılda intihar girişimleri ve ölümle sonuçlananlar yer almaktaydı. Bu haber daha öncede zaman zaman düşündüğüm bir konuyu sizlerle paylaşmam için iyi bir neden oldu. Bu hafta sizlerle iki kıtayı birbirine birleştiren köprülerin intihar değil de, moral köprüsü haline getirilebilirliğini paylaşmak istiyorum.

    Gazetedeki haberi okuyamayanlar için tekrarlamak istiyorum. Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmed köprülerinden 1998 yılından bu yana 462 kişi intihar girişiminde bulunmuş. Maalesef bunlardan 62 tanesi de ölmüş. Ortalama her ay 10’un üzerinde intihar ve yine her iki ay için 3 kişi civarında da ölüm vakaası. Gerçekten korkutucu bir rakam. Hemen yetililer nerede sorusunu soruyoruz. Bu kadar büyük sayıda vakıa olurken niçin bir önlem almıyorlar. Önlem almak çok mu zor. Bu tür olayları önlemek için bırakın mimar ve mühendisleri sıradan vatandaşa bile sorulsa yüzlerce önleyici tedbir söylerler. Sorunu olan bir sorun niçin giderilmiyor? Bu ihmallik niye? Sorumlular kendilerini hiç mi mesul görmüyorlar. Bir vatandaşın ölmesi veya yaralanmasından daha kötü ne olabilir. İdam cezasının kalkmasının tartışıldığı bir toplumda bu vurdumduymazlık niye? İntiharlarda idam değilde nedir? Köprülerde bırakın ölüm olaylarını hiç kimsenin burnu bile kanamamalı. Hayatımızda yaşadığımız bazı olumsuzluklar, aslında önceden bazı basit önlemlerin alınması ile çok güzel bir şekle dönüşebilmektedir. Aynı şekilde toplumu yönetenlerin de alacağı bazı basit kararlar zararlı şeyleri, faydalı hale getirebilmektedir. Bu olayların maddi yönü kadar manevi yönü de vardır. Asıl köklü çözüm de orada yatmaktadır. İnsanlar niçin kendilerini idam ederler ayrı bir psikolojik değerlendirmedir.

    İstanbul dünyanın güzide şehirlerinden biri olmasında, ortasından Karadeniz'i, Marmara'ya bağlayan ve etrafı yeşillikler ve tarihi yapılarla süslü boğazın geçmesinin etkisi büyüktür. Böyle güzel bir konuma sahip İstanbul'un, Avrupa ve Asya yakasını birbirine bağlayan boğaz köprüleri halkın boğazın büyüleyici manzaralarından istifade etmesi için büyük bir fırsattır. Niçin bu güzelim şehirde yaşayanlar daha fazla bu büyüleyici güzellikten faydalanmasınlar. Bir aile boğazdan yürüyerek geçtiğinde, boğazın büyüleyici manzarası sayesinde günümüzde yaşadığımız sıkıntılardan bir nebze olsun kurtulabilir. Bireylerin psikolojik olarak rahatlaması toplumda yeni güzel gelişmelere ışık tutar.

    İntihar girişimleri boğaz köprüleri etrafına estetik teller çekilmesiyle önlenebilir. Böylece her nedenle olursa olsun intihar girişimişleri önlenebilir. Boğazın büyüleyici güzelliğinin halka açılması umidiyle…