(Bu yazı, CNBC-e dergisinin Mayıs 2014 sayısında yayımlanmıştır)
Robert Baer’in yazdığı See No Evil
adlı kitaptan uyarlanan Syriana
(2005) filmini Stephen Gaghan yazdı ve yönetti. Yapımcıları arasında George
Clooney ve Steven Soderbergh’in bulunduğu filmin müziği ise
Alexandre Desplat imzasını taşıyor. George Clooney,
Matt Damon ve Jeffrey Wright’ın başrollerini üstlendiği filmin diğer oyuncuları
ise Chris Cooper, William Hurt, Mazhar Munir,
Tim Blake Nelson, Amanda Peet, Christopher Plummer ve Alexander
Siddig’dan oluşuyor.
Olayların asıl ekseni, reformcu Prens Nasır’ın (Alexander Siddig), Amerikan iş
dünyası ile yerleşik ilişkileri değiştirme yolları aradığı, petrol zengini bir
körfez ülkesinde geçiyor. Tahtın varisi olarak gösterilen Nasır, dev bir
Amerikan şirketi olan Connex’e ait doğal gaz çıkarma haklarını, daha yüksek
fiyat veren bir Çin şirketine devretmiştir. Bu, Connex’e ve bölgede çıkarı olan
ABD iş çevrelerine vurulmuş büyük bir darbedir.
Bob Barnes (George Clooney) kariyerinin sonlarına yaklaşmış, kıdemli bir
CIA ajanıdır ve hizmetinin son dönemini rahat bir masabaşı işinde geçirme şansı
vardır. Bob’un Tahran’daki suikast görev sırasında bir füze, esrarengiz bir
Mısırlı’nın eline geçer. Bob, ülkesine dönünce, kendisine Prens Nasır’a
yapılacak bir suikast görevi verilir. Ancak işler ters gider ve Bob, CIA
tarafından suçlu ilan edilir. Enerji Şirketi’nin yükselen yıldızı Bryan Woodman
(Matt Damon), eşi Julie ve iki oğluyla Cenevre’de yaşamaktadır. Prensin
ailesinin verdiği bir partiye katılırlar ve bu partide trajik bir kaza meydana
gelir. Nasır, olanları hafifletmek için Bryan’a danışmanlık teklif eder. Güçlü
patronlardan Dean Whiting (Christopher Plummer), Nasır’ın Çinlilerle olan
anlaşmasını bozmaya çalışmaktadır. Dean, Nasır’ın küçük kardeşi Prens Meshal’i
varisi olarak seçmesi için emire baskı yapmaktadır. Ülkede Çinliler şirketi
devralınca, Connex’in göçmen işçilerinden Saleem ve oğlu Wasim işlerinden
çıkartılmıştır. Vizeleri bitmeden bir an önce bir iş bulma çabaları sonuç
vermez. Wasim ve arkadaşı Farooq kendilerine saygıyla yaklaşılan medresede
avuntu bulurlar. Burada kayıp Stinger füzesini elinde bulunduran karizmatik
Mısırlı’nın himayesi altına girerler.
Farklı ülkelerde yaşayan, farklı hedefleri olan karakterlerin zekice kotarılmış
bir senaryoda birbirleriyle ilişkilendirilerek, paralel bir kurguyla anlatıldığı
Syriana; çarpıcı müziğinin katkısıyla
temposunun hiç azalmaması, yıldızlardan oluşan güçlü oyuncu kadrosu, mekân
çeşitliliği ve görüntü yönetimindeki ustalıkla ile
başarıya ulaşan politik bir entrika filmi. Filmdeki belki de tek olumsuz nokta,
Amerikalı ailenin yuvalarına mutlulukla girmeleri sahnesi.
Suha Çalkıvik
-------------------------------------------------------------------------------------------------
George Clooney
Syriana’daki rolüyle En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu Oscar’ını kazanan -ki
oyunculuk dalında tek Oscar’ını bu film ile kazanmıştır- George Clooney için
yönetmen Gaghan’ın saptamaları: “Bir CIA
ajanını tanıyamazsınız çünkü ortama göre kamufle olmuştur. Bu, film
yıldızlarının yaptığının tam tersidir. İnsanlar film yıldızlarına tam kamufle
olmadıkları için kapılırlar. George büyük bir oyuncu, çok da çekici bir erkek.
Ama 15 kilo alıp, sakal bırakıp, alın açıklığını tıraşla büyütünce, oynadığı
karakterin içinde kayboldu. Bu hiç de çekici olmayan adam görüntüsüyle tamamen
inandırıcıydı.”