(Aşağıdaki yazı Cnbc-e dergisinin Eylül 2014 sayısında yayımlanmıştır)

 

La stanza del figlio / Oğul Odası

İtalyan Sinemasının son yıllarına damgasına vuran Nanni Moretti, toplumsal yergi, ironi ve kara mizah yüklü temalardan uzaklaşarak 2001 yılında La stanza del figlio / Oğul Odası adlı melodrama imza attı. Film, Cannes Film Festivali’nde o yıl Altın Palmiye Ödülünü kazanırken, 2008’de Empire sinema dergisinin hazırladığı tüm zamanların en iyi 500 filmi listesine girmeyi başardı.

Nanni Moretti filmin senaryosunu Heidrun Schleef ve Linda Ferri ile birlikte yazdı. Yönettiği ve başrolde oynadığı filmde Moretti’ye Laura Morante,  Jasmine Trinca, Giuseppe Sanfelice, Claudio Santamaria, Sofia Vigliar  ve Silvia Bonucci eşlik etti.

Filmin öyküsü, orta sınıf üstü bir İtalyan ailesi ve çevresinde geçiyor. Başarılı bir psikoanalist olan Giovanni (Nanni Moretti) evine bitişik olan muayenehanesinde nevrotik rahatsızlıkları olan hastaları ile yoğun bir iletişim halindedir. Eşi Paola (Laura Morante) ve ergenlik döneminde olan oğlu Andrea (Giuseppe Sanfelice) ve kızı (Irene Jasmine Trinca) ile mutlu bir yaşam sürmektedirler. Oğlu ile pazar  koşusuna çıkacak olan Giovanni, hastasından gelen acil bir telefon üzerine oğluna karşı sözünü tutamaz. Andrea bunun üzerine arkadaşları ile dalış yapmaya gider. Ancak denizden hiç dönemeyecektir. Filmin hemen başında meydana gelen bu evlat acısı sonrası aile büyük bir çöküntüye uğrar, Giovanni’yi suçluluk duygusu sarar.

Oğul Odası, Nanni Moretti’nin gerçek yaşamında Caro Diario filmini çektiği sıralarda kansere yakalandığını öğrendiği dönemde öyküsünü yazmaya başladığı bir film. Film tasarım aşamasındayken seyircinin duygularını sömürmek adına abartılmaya çok uygun temasıyla ticari anlamda çok daha fazla getirisi olabileceği düşünülebilirdi. Ancak Moretti gerek senaryonun çatısını kurarken gerekse oyuncu yönetiminde abartıya izin vermeyerek sade, duru ve basit bir film dilini yeğlemiş. Başta Laura Morante olmak üzere oyuncuların tümünün ekonomik ve yalın performansları filmin başarısını da beraberinde getiriyor. Görüntü yönetiminde yumuşak kamera hareketleri ve yakın plan çekimlerle duyguların ön plâna çıkarılması, dış çekimlerde grinin egemen olduğu boğucu renklerle atmosferin ağırlığının yansıtılması ve Nicola Piovani’nin duyguları pekiştiren müzikleri, filmi daha da değerli kılıyor.

Film, hasta doktor ilişkilerinde insan olabilmeyi başarabilme sorunu, kader keder çıkmazları, kentsoylu ailelerin kırılgan yapısına getirilen özeleştiri ve sevdiklerimizi kaybettiğimizde yaşadığımız karmaşık duygular üzerine mükemmel bir anlatı yapısına sahip.         

Nanni Moretti Oğul Odası’nda, kıvrak zekâsını dile getirdiği kalemini, abartıya izin vermeyen rejisini ve epik tarzdaki oyunculuğunu, kısacası sanatsal yaratıcılığının tüm boyutlarını olabildiğince sıcak ve samimi bir üslûpla sergiliyor.

Suha Çalkıvik

-------------------------------------------------------------------------------------------------

Nanni Moretti

1953’te İtalya’nın Brunico kentinde doğan Nanni Moretti, sinemaya küçük yaşlarda tutkuyla bağlandı. 1973’te çok değer verdiği pul koleksiyonunu satarak bir süper-8 kameranın sahibi oldu. Kısa ve orta metraj filmlerden sonra, 1976’da lo sono un autarchico / Kendi Kendime Yeterim Ben  adlı ilk uzun metraj filmini çekti. 16 mm’lik Ecce Bombo (1978), Vendik Film Festivali’nde Jüri Özel Ödülü kazandığı Soni d’oro / Tatlı Düşler (1981), Bianca (1984), La messa é finita / Ayin Bitti ve Palombella Rossa / Kızıl Güvercin filmleri ile başarılı bir grafik çizdi. İtalyan Sinemasının haylaz yönetmeni sayılan Moretti, kendi filmlerinin hepsinde oynadı. Ayrıca Daniele Luchetti ve Taviani kardeşlerin filmlerinde de rol aldı. Caro Diario / Sevgili Günlüğüm (1994) ile Cannes’da En İyi Yönetmen ödülü kazandı. 2001’de La stanza del figlio / Oğul Odası ile Cannes’da Altın Palmiye kazandıktan sonra yine Cannes Film Festivali’nde 2012 yılında jüri başkanlığı yaptı.