(Bu yazı CNBC-e dergisinin Ağustos 2014 sayısında yayımlanmıştır)

The Last Castle

Günümüzün sinema dünyasında filmlerin artık tek bir türün kalıpları içine sıkıştırılamadığına tanık oluyoruz. Filmler en az 2-3 türün özelliklerini taşır hale geldiler. Hatta filmlerin değerlendirilmesinde en önemli ölçütlerden biri, tür zenginliği oldu. Ülkemizde Son Kale olarak gösterime giren The Last Castle (2001) bu tür zenginliğine örnek gösterilecek filmlerden biri. Dram, gerilim, savaş, psikolojik ve aksiyon türlerinin tümünü barındıran film, oyuncu kadrosuyla da dikkat çekiyor. Filmde, bir askeri cezaevinde otorite kurmak adına mahkûmlar üzerinde insanlık dışı yaptırımlar uygulayan cezaevi müdürünün başlattığı psikolojik savaşın nasıl ters teptiği çarpıcı bir film diliyle sergileniyor.

David Scarpa'nın romanından kendisi ve Graham Yost'un katkısı ile senaryoya dönüştürülen The Last Castle filmini Rod Lurie yönetti. Başrollerini Robert Redford, James Gandolfini, Mark Ruffalo ve Delroy Lindo gibi usta oyuncuların paylaştığı film, baştan sona tek bir mekânda geçiyor. Amerikan ordusunun Körfez Savaşı ve Bosna müdahalelerinde stratejik zekâsıyla ün salan ve tüm askerlerce çok saygı duyulan General Eugene Irwin (Robert Redford) en son görev yaptığı Burundi’de üstlerinden aldığı bir emri yerine getirmeyip, 8 askerin ölümüne neden olduğu gerekçesiyle on yıl hapis cezasına çarptırılmıştır. Despot yönetim biçimiyle herkesin nefretini kazanan Albay Winter'ın (James Gandolfini) komutasındaki güvenlik önlemleri çok sıkı olan askeri tutukevinde cezasını çekmeye başlar. General Irwin aldığı bu ceza ile askeri kariyerine de veda etmek durumunda kalmıştır. Tek isteği, hapis sürecini tamamlayıp evine, köşesine çekilmektir. Komutan Winter, içten içe Generalin askeri geçmişine hayranlık duymaktadır. Öte yandan asker mahkûmların Generale karşı duydukları saygı ve sevgiyi de kıskanmaya başlamıştır. Bu askerlere karşı sadistçe uygulamalar başlatır. Hapishane yönetimiyle ilgili sorunların farkına varan General, Albay Winter'ın görevinden alınması için askerleri kendi komutasında örgütlemeye başlar. Hapishane müdürünün kontrolden çıktığını ispatlamaları gerekmektedir. Yönetime karşı 1200 asker mahkûmla mücadele edecek olan General Irwin’in askeri taktik dehası yeni bir sınavdan geçecektir.

Robert Redford ile James Gandolfini’nin -özellikle ikili sahnelerde- oyunculuk hünerlerini sergiledikleri film, final bölümüne kadar gerilimin ustaca tırmandırılması, psikolojik savaş hamlelerinin zekice örülmüş olması ile keyifle izleniyor. Tek bir mekânda geçmesine rağmen sıkılmadan izletmeyi başaran film, finale doğru bol özel efekt soslarıyla bezenmiş, dublör maharetlerinin abartıyla sunulduğu sahnelerle sıradan bir muharebe filmine dönüşüyor. The Last Castle, “A.B.D. Deniz Piyadesinin ne kadar muhteşem askerlerden oluştuğu ve bayrağı son kale kalana kadar gönderde dalgalandıracakları” mesajı ile sadece bir Amerikan filmi haline geliyor, böylelikle evrenselliğe ulaşma hedefini kaybederek, gerçek bir film olma iddiasını kendi eliyle yok ediyor. 

Suha Çalkıvik

------------------------------------------------------------------------------------ 

James Gandolfini

19 Haziran 2013 tarihinde henüz 52 yaşındayken hayatını kaybeden usta aktör James Gandolfini, efsanevi The Sopranos TV dizisindeki Tony Soprano karakteriyle ün yaparak, Emmy ve Altın Küre ödülleri kazandı. The Mexican, 8mm, Fallen, A Civil Action, The Mighty, Night falls on Manhattan, Get Shorty, Crimson Tide, True Romance, The Last Castle, The Man Who Wasn't There gibi popüler filmlerde boy gösterdi. The Last Castle filminin çekimlerine The Sopranos dizisinin 3. sezonunun bitmesinden sonra başlanabildi.