(Bu yazı CNBC-e dergisinin Haziran 2012 sayısında yayımlanmıştır.)

 

 

There Will Be Blood

Bütün yapıtlarında kapitalizmi sorgulayan Pulitzer ödüllü yazar Upton Sinclair’in Petrol-Oil! adlı romanından uyarlanan There Will Be Blood (2007) filminin senaryosu, yapımcılığı ve yönetmenliği Paul Thomas Anderson’a ait.

Filmde, 20. yüzyılın başlarında aile çiftliği topraklarında petrol çıkartma haklarını alarak servetine servet katan bir işadamı olan Daniel Plainview (Daniel Day-Lewis) ile kısa sürede zenginleşen kasabanın karizmatik rahibi Eli Sunday’nin (Paul Dano) paralel öyküleri yansıtılıyor. İşadamının Amerikan Rüyası kavramına sıkı sıkıya sarılması ama bizzat Amerikan Rüyası tarafından yok edilmesi ilginç bir paradokstur.

Hırs ve inanç kavramlarını sınıfsal açıdan analiz eden bu film, yönetmenin mükemmel müzik kullanımıyla çarpıcı bir yapıta dönüşmüş. Jonny Greenwood’un orijinal müziklerinin yanı sıra Brahms’ın keman konçertosunun yarattığı etki, filmin anlatımına müthiş bir katkı sağlıyor.

Daniel Day-Lewis’in mükemmel oyunculuğu ile baştan sona tempoyu düşürmeden filmi sürüklediğini söyleyebiliriz. Yönetmen Paul Thomas Anderson’ın Day-Lewis ile ilgili yorumu şöyle: “Onunla çalışmak bir ayrıcalıktır ve böyle bir ayrıcalığa çok az yönetmen ulaşabilir. Bu rolü ona teklif edebilmek için cesaretimi toplamam gerekti ama bu iş için tek ve alternatifsiz aktörün o olduğunu çok iyi biliyordum.” Filmin diğer önemli oyuncusu Paul Dano ise şu yorumu yapıyor: “ Her gün sete geldiğimde, ‘Bu adamın (Day-Lewis) ortaya koyduğu inanılmaz performans nereden kaynaklanıyor?’ diye kendime sordum.

 

Çekimleri Marfa adlı Teksas kasabasında gerçekleştirilen  filmde sıradışı yönetmen Anderson, petrol kralının yükseliş ve çöküş öyküsünün ekseninde, kapitalist sistemin getirip götürdüklerini çarpıcı bir atmosferde, yaratıcılığının bütün olanaklarıyla yansıtmayı başarıyor. Bu filmin bitiminde, insan ister istemez Paul Thomas Anderson’ın bütün filmlerini yeni baştan seyretme isteği duyuyor.

Suha Çalkıvik