(Bu yazı, CNBC-e Dergi’nin Eylül 2004 sayısında yayımlanmıştır)

 

© Suha ÇALKIVİK

 

 

   O hep dalgacı: Claude Chabrol

 

   Claude Chabrol 1958 yılında ilk eşi Agnés’e kalan küçük bir mirasla bütçesini karşıladığı “Le Beau Serge-Yakışıklı Serge” adlı ilk filmi ile Fransız Yeni Dalga akımının da ilk ürününü yaratmıştı. Chabrol, 1999 yapımı "Au coeur du mensonge- Yalanların Rengi filmi ile bu ay CNBC-e ekranlarında.

   10 yaşındaki Eloise (kız çocuk) resim dersi almaktadır. Bir ormanda ölü bulunur. Bretagne’da bir liman şehri. Şüpheli, bir resim öğretmeni. Parisli, eski bir ressam, şöhreti reddederek özel hemşire olan karısı Vivianne ile birlikte bu sahile sığınmıştır. Bölgeye yeni atanan bir kadın komiser soruşturmayı yürütmektedir. Fazlasıyla medyatik bir kişilik olan romancı, Germain-Roland Desmond da bu şehre gelir. O, kasabanın savurgan çocuğudur, şüphelenilecek biri değildir. Herkes yalan söyler. Herkes aşıktır. Söylentiler karşısında hepsi alçakça davranır. Resim öğretmeninin hiç öğrencisi kalmaz. Kendini aldatılmış ve terk edilmiş hisseder. Bir cinayet daha işlenirKomiser dinler, insanlar anlatır…Film, resim yapan bir kız çocuğunu çizen birinin görüntüsüyle başlar, yankılanarak yokolan bir sesle sona erer; gerçeği haykıran ama bize yalanı da gösteren bir ses. Gerçekle yalan arasında bir film, bir bilmece: yalan nedir? Gerçek her zaman daha iyidir?  Bunu hiçbir zaman bilemeyeceğiz çünkü senaryo sürekli yalanla gerçek arasında tereddüttedir, bu bir aşk ve ihanet hikayesidir ve -iyi niyetle- yalan söyleyenlerle diğerleri arasında taraf tutmaz. Bütün yalanlar tuhaf bir karmaşa yaratır ve söylentileri daha da bulanıklaştırır.

   Film, sinsi bir mizahla yoğrulmuş sağlam bir gerilim. Chabrol, Alfred Hitchcock filmlerinin analizini yaparak kara film türünde -tartışmasız- başyapıtlara imza atmış bir yönetmen. "Au coeur du mensonge",  yaratıcı hayal kırıklığı, cinsel kıskançlık ve şüphe üzerine çarpıcı biçimde kotarılmış ve her zamanki gibi duyguları dizginlenmiş bir çalışma. Cinayeti bu dünyada kadın ve erkeklerin her gün yaptıkları kötülüklerin doğal bir sonucu olarak kabul eden Chabrol filmografisinden bir örnek.

   Sinemanın ortaklaşa kotarılan bir olduğuna inanan Chabrol, “Les biches-Ceylanlar (1967) filminden bu yana hep aynı ekiplesenarist, görüntü yönetmeni, besteci, kurgucu- çalışıyor. Başrolde her zaman eşi Stéphane Audran vardır. Son yıllarda çoğu projesinde Audran’ın yerini Isabella Huppert almıştır. Bir eleştirmen, Chabrol’un yapıtlarının bütününü, Hitchcock’a bir saygı duruşu olarak görüyor, oysa onun da kendine ait temaları vardır. Çağdaş Fransa’ya ironik bakan bir tarih yazarı gibidir. En sevdiği hedefi, kendi gençliğinin çevresi olan Fransız küçük burjuvazisidir. Kişisel filmlerinin gişe hasılatı düşük olduğunda, Chabrol projeleri için fon toplamak üzere ticari nitelikte işlere ve televizyon yapımlarına da girişmiştir.  Chabrol bugün 74 yaşında ama hala film üretiyor. Claude Chabrol “Au Coeur du mensonge filmi üzerine, “Toplumda yaşam, ancak yalan üzerine kuruluysa mümkündürdiyor.