Tohumdan Fideye, Fideden Ulu Çınarlara

Bitkiler ekolojik sistemin önemli bir parçasıdır ve bizler için önemli bir nimet olarak yaratılmışlardır. Elimize aldığımız bir çınar tohumunun, ulu bir ağaca dönüşmesi için uygun ortamın, iklimin olması gerekmektedir. Şimdi hep birlikte ulu bir çınarı büyüttüğümüzü hayal edelim ve gelecekte bu çınar ekolojik sistemin önemli bir parçası olsun. Öncelikle bitki yetiştirme konusunda bilgi sahibi olmalı, süreçleri sabır ve belli bir disiplin ile icra etmeliyiz. Bitkiler hakkında genel bilgi yetmez, özellikle her bir bitki türü için ayrıntıları öğrenmeliyiz. Tarih boyunca insanlar her şeyin 4 temel unsurdan (anâsır-ı erbaa) oluştuğunu düşünmüşlerdir. Geleceğin ulu çınarları için küçücük tohumları toprakla, suyla, hava ve ateşle (güneş) buluşturarak işe başlayabiliriz. Bunların dengeli ve sürekli olması son derece önemlidir. Süreci özenle, dikkatlice ve şefkatle takip etmeliyiz. Gerekenleri yerli yerinde yapmalıyız ki tohum ulu bir çınara dönüşebilsin. Bilhassa tohumların çimlenme, filizlenme ve fide süreci çok hassastır. Ulu çınar olmaya giden ilk süreci daha iyi takip etmeliyiz. Tohumların can bulması ve insanlığa faydalı olabilmesi verilen emekle doğru orantılıdır. Atalarımız ne güzel özetlemişler “ne ekersen onu biçersin”. Birer cümlelik makaledir atasözlerimiz. Özet, giriş, veri ve yöntem, sonuçlar; hepsi topu topuna bir cümle.

 2023 Vizyonu ile çocuklarımıza nitelikli ve kapsayıcı fırsatlar verilecek, insani, millî ve manevi değerleri ile donanımları gelişecek, kendilerini daha iyi tanıyacaklar ve çevre duyarlılıklarını içselleştireceklerdir. Çocuklarımızın öz yeterlilik duyguları ve iradeleri gelişecek, öğrenmeyi sevecek, bilgiyi toplumsal değerlere dönüştürebileceklerdir. Her biri tohumun ulu bir çınara dönüşmesi gibi ilgi, yetenek ve mizaçları doğrultusunda eğitimden iş kariyerlerine uzanabilecek, potansiyellerini gerçekleştirme imkânına kavuşacaklardır.

MEB ile İTÜ işbirliği ve 2023 Vizyonu çerçevesinde kurulan İTÜ Ortaköy MTAL'nin ekolojik sistemi ile yarınlarımızı oluşturacak çocuklarımız, onlara verilen fırsatlar ile o ulu çınarlar olacaklar. 2030’larda 8.5 milyar dünya insanına güzellikleri, iyilikleri, sevgi ve saygıyı kısaca bizi biz yapan değerlerimizi koruyarak, bilim ve teknolojiyi kullanarak, üreterek insanlığa faydalı olacaklar. Dünyamızda veya diğer gezegenlerde insanca yaşanılabilir, sürdürülebilir, güvenilir ortamların oluşmasını sağlayacaklar. Çocuklarımız verilen fırsatlar ve oluşturulan ekolojik sistemler sayesinde insanlıklarını unutmadan geleceğin mimarları, mühendisleri, girişimcileri ve yöneticileri olacaklardır. İTÜ Ortaköy MTAL, çocuklarımıza 247 yıllık tecrübeye ulaşma fırsatı sunuyor. İTÜ Ortaköy MTAL yeni öğrencileri için tüm ortaokul son sınıflara eşit mesafededir. Çalışan her çocuğumuz Bilişim, Elektronik ve Denizcilik alanında yeteneği varsa ve bu alanlardan birisini seviyorsa, şimdiden LGS’den yüksek puan almak için çalışmaya başlasınlar.

Niçin İTÜ Ortaköy MTAL’ye büyük ilgi gösteriliyor?

Yolda, sokakta, markette, bakkalda, otobüste, bilimsel toplantılarından, özel toplantılara herkes İTÜ Ortaköy’ü soruyor. Herhalde nasıl tohumun çimlenmesi için hava, su, toprak ve güneş lazımsa İTÜ Ortaköy de çocuklarımıza bu ortamı sunuyor. Tecrübe kolay elde edilmiyor. İTÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karaca’nın belirttiği gibi İstanbul Teknik Üniversitesi, üstlendiği misyon ve vizyon doğrultusunda belirlenen stratejik ve kalite yönetim politikaları çerçevesinde sürekli iyileştirilebilir, geliştirilebilir süreçler ile verimliliği arttırmayı hedefliyor. Bunun için İTÜ Ortaköy insanı merkeze alarak, planlı bir insan kaynakları yönetimi oluşturuyor. Nasıl ki tohumun ulu bir çınara dönüşmesi için çevre önemli ise çocuklarımız için de üniversitemizin sahip olduğu eşsiz birikim ve gelenek aynı öneme sahiptir. Sizler de duymuşsunuzdur belki. Her yıl yapılan yılın en iyi mısır yarışmasını kazanan kişi, ertesi gün yetiştirdiği mısır tohumlarını en yakın komşularına da verir. Şaşkınlıkla, ne yaptığının farkında mısın diyenlere verdiği cevap tam da bizim aradığımız cevap: Şimdi benim komşu tarlalarımda daha iyi olmayan kalitesiz tohumlar var ya, işte rüzgâr tüm o iyi olmayan şeyleri benim tarlama da taşır. Ben ne kadar her sene en iyi mısırı üretmeye çalışırsam çalışayım o kalitesiz mısırların polenleri benim mısırıma karışır, benim mahsulümü ve tohumumu bozar. Ancak hep birlikte en iyisini paylaşırsak daha iyisini yapabilir ve kendi iyi olan tohumumuzu da koruyabiliriz.

İTÜ Ortaköy MTAL’de güzellikleri sürekli paylaşacaktır. Böylelikle diğer okullarımızın gelişimlerine de katkı sağlayacağız. İTÜ Ortaköy MTAL bir dünya markası olma yolunda emin adımlarla ilerlemektedir. Bu güzel yolculuğumuza eşlik etmeye ne dersiniz?

Sosyal Etkinlik Takımı adına, okul müdürü Prof. Dr. Hüseyin TOROS