Bakış Açısı

Dr. Hüseyin TOROS

huseyintoros@yahoo.com

Sanal Akıllı Kartlar

Yıllar öncesinin kurgu filmlerinde görülenler birer birer günlük hayatın birer parçası haline geliyor. Bunların başını elektronik cihazlar ve buna bağlı olarak geliştirilen akıllı yan ürünler oluşturuyor. Akıllı ürünlerin en başta olanlardan birisi sanal kimliklerdir. Kişiye özel olan sanal kimliklerin görünürde diğer kimlik kartlarından herhangi bir farkı olmamakla beraber, sahibinin tüm özelliklerini içinde taşıyan bir karttır. Sanal kimlik paranız, nüfus cüzdanınız, ehliyetiniz, vergi numaranız, okul kimliğiniz kısaca aklınıza gelen bütün bilgileri içermektedir. Bu kartla bütün alışverişlerinizi, seyahatlerinizi kısaca bütün para işlemlerinizi yapabilecek, ev, işyeri ve araba anahtarları taşımaya son vereceksiniz.

 Kişisel olarak hayatımıza giren sanal kartlar, toplumsal olarakta  çok büyük kolaylıklar sağlayacaktır. Toplumlar tarım ve sanayi dönemlerinde statik bir yapı içindeydiler. Günümüzde zaman ve mekan kavramlarının hızlı değişime uğraması toplumların dinamik bir yapı kazanmasında önemli bir rol oynamaktadır. Dinamik hayat ekonomide olduğu kadar siyasal hayatta da büyük değişimlere neden olacaktır. Gerçek anlamda demokrasiler yerleşmesi için alt yapı çok kolay hale gelecektir. Şimdiki olduğu gibi ülkelerin geleceğini birkaç kişinin belirlediği değil gerçek anlamda katılımcı çoğunluklardan bahsedilecektir. Örneğin ülkemizde şu anda parti başkanları millet vekillerini belirliyor. Halk kendi vekilini seçmiyor. Çünkü tanımıyor. Önüne getirilen listeye evet demek mecburuyetinde bırakılıyor. Buradaki dönen dolapları artık hepimiz biliyoruz. Dinamik topluma geçebilirsek milletvekili seçimlerinde belirli sayıda aday değil belki milyonlarca adaylar olabilecek. Milletvekili adaylığı için standartlar oluşturulduktan sonra adaylığa herhangi bir engel olmayacak. İsteyen herkes aday ve isteyen istediği kişileri seçebilme hakkına kavuşacak. Seçim sonunda ara yoklamalarla vekil vekilliğini ne derece yapabiliyor anında ekranlardan görebilecek. Yeni teknolojiler sayesinde kişiler anında komu ayu yoklama, anket vs leri yapabilecek.

 Bilginin hakim olduğu çağımızda gelecek için alınan kararlarda saniyeler önem kazanır hale gelmiştir. Önümüzdeki 10 yıl içinde dinamik olan toplumlar dünyanın en ileri ülkeleri haline doğal olarak gelebileceklerdir. Dinamik toplumlarda bütün hareketler saniyesi saniyesine istatistiki olarak izlenebilecektir. Bütün alışverişler, arz talepler anında belirlenerek üretim tüketim dengesi çok iyi bir şekilde takip edilecektir. Beş on yıllık planlamalar önemli olmakla beraber kısa süreli planlamalar çok daha önemli hale gelecektir.

Kartların çalışma sistemine gelince; bir araştırma merkezi tarafından idare edilecek olan bu manyetik kartların kişiye özgü şifre ve kişinin yüz görünümüne, parmak izine vs duyarlı bilgileri  içerecek. Herkese özgü numaralar sayesinde internet yoluyla bütün bilgisayarlardan bilgi girişi yapılabileceği gibi muhtarlıklarda, alışveriş merkezlerinde, seyahat araçlarında ve diğer bilgi noktalarından bilgi girilebilecek. Sağlayacağı büyük kolaylıklar yanında basit anlamda bakıldığında bile sanal kimlik ekonomiye basım maliyesi açısından da büyük katkısı olacaktır. Darphane sürekli para, matbaalar kredi kartları vs basıyor. Basılan paraların basım masrafı bazen yazılı değerin üzerinde oluyor. Yeni kimlik kartı sayesinde para ve pul tarihe karışacak.

2000’li yıllara girerken ülkemizde yapılan bir günlük sokağa çıkmama yasağı yoluyla  insanların sayılması mantığını şu an olduğu gibi gelecekte de büyük alay konusu olarak bizden sonrakiler tarafından bizim geri kalmışlığımız kitaplara geçecektir. Bir sayımda veya bir seçimde yapılan masrafla bir defaya mahsus olarak geçilecek olan yeni sistem ile anlık sayımlar, anketler ve diğer yapılan faaliyetler sürekli olarak araştırma merkezine gelecek. Araştırma merkezi kendisine ulaşan bilgileri anında değerlendirerek kişilerin hizmetine sunacaktır. Hükümetler, özel ve tüzel kuruluşlar veya şahıslar bu bilgilere göre çalışmalarını yönlendirebilecekler. Dinamik toplumlarda her şey yeniden yapılanma sürecine girecek ve gerçek anlamda sosyo-ekonomik gelişmeler yaşanacak. Örneğin bugünlerde çok moda olan devlet şirketlerinin halka açılması olayı açık arttırma yoluyla herkes sunulabilecek ve çok kısa sürelerde kişiler evlerinden, işyerlerinden veya  dünyanın herhangi bir yerinde bilişim teknolojileri sayesinde sahip oldukları hesaplara ve limitlerine bağlı olarak hisse senetlerini alabilecekler. Burada hemen aklımıza şu soru  gelebilir. Hangi banka veya finans kurumu ile çalışacağım? Bu sizi hiç endişelendirmesin siz istediğiniz banka veya diğer kuruluşlar ile sahip olduğunuz tek kart ile yapacaksınız. Çünkü tekrarlamak gerekirse sahip olduğunuz kart sizin bütün ihtiyaçlarınıza cevap verecek. Fakat siz hangi kurumla çalışacak iseniz onlarla özel antlaşmalar yapacaksınız.

 Sanal hayatın kötü yanı yok mu? Tabii ki var nasıl atom enerjisini üreten kişi insanların enerji ihtiyacı için bu işi yaptıysa daha sonra birileri bunu ekolojik dengenin bozulması için kullandıysa ve tehdit unsuru olarak devam ediyorsa bu yeni teknolojilerine çok kötü niyetle kullananlar olacaktır. Örneğin hayatımız artık tamamen kayıtlarda yer alacak. Sabah kaçta kalktınız, evden kaçta çıktınız, nerelere uğradınız, neler alıp neler harcadınız, kimlerle görüştünüz kısaca üzerinizde bir kamera sürekli sizi izliyor. Bu şekliyle nasıl bir hayat olur bilemiyorum. Hiç kimse özel hayatlarının kayıtlara geçmesini istemeyecektir. Fakat istesekde istemesekde bu noktaya hızla kayıyoruz. Gelişmiş ülkeler sizi kullandığınız teknolojiler sayesinde arzu ederlerse zaten izliyorlar. Anadolunun ücra köşesindeki çoban bile gelişen uydu teknolojileri ile takip edilebiliyor. Sürüsüne yeni bir yavru katıldığında anında fark edilebiliyor. Bilgi çağında tüm bireylerin bu konuya hazırlıklı olmaları hem kendileri ve hem de iş hayatları açısından çok önemlidir. Para, pul, özel kartlar, kimlik kartları vs tarihe karışıyor. Teknolojiyi kullanan yetenekli kişiler kazanıyor. Sanal ortamlarda seyahate davet ediyorum.