sonsuzluk


Giriş Sayfası Mümin İMER


 

 

Sonsuzluk İçinde Sonsuzluk

 

 

           Çok yalnızım. Hem de çok. Aklımda hep bu yalnızlığım var. Kendime durmadan sorular soruyorum. Cevaplarını alamadığım veya almaktan korktuğum sorular. Bazen cevap alacak gibi oluyorum. İçimden bir ses kulağıma fısıldıyor, yaklaştın oğlum, gerçekten aradığın cevabı bulmana ramak kaldı diye. Sonuç hep hüsran. Sıkılıyorum. Umursamaz haller takınmaya çalışıyorum. Olmuyor. Kimi kandırıyorsun diyor bana. İstemeden de olsa girdabın ortasında buluyorum kendimi. Bazen sessiz çığlıklar atıyorum. Dileğimi tutup sonsuzdan geriye sayarken. Fark ediyorum ki geçmişte geriye doğru gidiyorum. Kulağıma fısıldıyor. Bunları mı unutmak istiyorsun? Haklı olması beni iyice deli ediyor. İnatlaşıyorum ki, haklı çıkmasın. Ama o kadar kendinden emin ki, fayda etmiyor. Pes ediyorum. Önünde diz çöküyorum, bütün samimiyetimi anlaması için. Yok diyor; o son gemi çoktan kalktı. Okyanusun ortasında, hiç kimsenin bilmediği bu ıssız adada yalnızlığımla beraber ölümü bekliyorum. Bir anda soluk soluğa uyanıyorum. Üstüm başım terden sırılsıklam olmuş. Sağıma soluma bakıyorum. Odamdayım. Derin bir nefes çekip kafamı yastığıma koyuyorum. Tekrardan uykuya dalmaya korkuyorum. O rüyayı milyonunca kez görmekten bir kedi yavrusu kadar korkuyorum. Artık hangisi gerçek, hangisi rüya onu bile fark edemiyorum ki zaten. İkisi de o kadar gerçek geliyor ki neye inanacağımı kestiremiyorum. Bir anda fark ediyorum. Yalnızlığıma dair aynı sorular uyanıkken de beynimi delmeye çalışıyorlar. Neyin gerçek neyin sanal olduğunu fark edemediğim için soruyorum; bu da onun oyunlarından biri midir acaba? Beni delirtmeyi kafasına koyduğu için hiç de şaşılacak bir durum değil. Tekrardan umursamaz hale geliyorum. O yine yok diyor. Buna hakkın yok. Bu kadar şeyden sonra buna hiç mi hiç hakkın yok. Ağlıyorum ama yine sessiz. Kimse duymuyor. Bazen birisi fark eder gibi oluyor. O ben olup tüm yardımları bertaraf ediyor. Sonra bana dönüp yok diyor. Kimseyi buna karıştırmaya hakkın yok. Her şey senin yüzünden oldu ve bütün cezayı yalnız başına çekeceksin. Kendi sessizliğime dönüyorum. Bunlar o kadar sıradan durumlar ki artık neler olacağını bildiğimden, içimde en ufak bir ümit belirtisi dahi belirmiyor. Dileğimi unutuyorum, sonsuzdan geri saymaya devam ediyorum rakamların oluşturduğu melodinin yanı sıra. Ve aniden gözlerimi açıyorum.

 

Mümin İMER