Geçen Aydan Kalanlar         Taner Derbentli

            
YORUM    (9 Şubat 2018)     
    
Geçen gün dersten çıktığımda aklıma şu soru geldi : Ders vermek veya anlatmak nedir? Bir konu üzerinde edindiğimiz bilgileri mantık ve deneyim süzgecinden geçirerek yorumlamak. Evet yorumlamak. Bu yorumu yapacağımız vurgularla, çizeceğimiz şemalarla, kullanacağımız matematiksel öğelerle veya vereceğimiz örneklerle pekiştirebiliriz. Verdiğimiz dersin konusunu farklı kitaplarda incelersek değişik biçimlerde işlendiğini görürüz. Bu da bir yorum farkıdır. Büyüklerimiz her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır diyerek bunu anlatmışlar.
    
Bilimsel araştırmalara bakıldığı zaman kurduğumuz modeller doğada var olanların kendi algıladığımız biçimde yorumudur. Benzer biçimde modellerden elde edilen sonuçları da kendi bilgi ve deneyimlerimiz çerçevesinde irdeleriz.
    
Sanatsal uğraşlar: müzik, resim, değişik edebiyat türleri, kanımca tümü yorum gerektirir. Biraz daha yakın olduğum sanat dalı müziğe gelelim. Bir kağıt üzerine yazılmış notaların aslında pek bir anlamı yoktur. Onları bir orkestra şefi, piyanist veya kemancı eline aldığında, onlara can katar. Kuşkusuz bestecinin, eserin nasıl çalınacağına ilişkin notaların yanına koyduğu bazı simgeler, notlar ve benzer açıklamaları vardır. Ancak sanatçı için notalar esas olmakla birlikte, eserin nasıl çalınacağı bir yorum sorunudur. Gene müzikte sıkça karşılaşılan bir tema üzerinde çeşitleme yapmak, bir ezginin farklı bir biçimde yorumlanmasıdır. Fazıl Say’ ın Aşık Veysel’ in, “Benim Sadık Yarim Kara Topraktır” türküsü üzerine çeşitlemesi, Carlo Domeniconi’ nin gene Aşık Veysel’ in “Uzun İnce Bir Yoldayım” türküsü üzerine bestelediği çeşitleme zevkle dinlenebilecek eserlerdir, başka bir deyişle yorumlardır.
    
Yorum yapabilmek bilgi, teknik ve konunun iyi özümsenmiş olmasını gerektirir. Ders anlatırken anlattığınız konuyu derinlemesine ve ezbere bilmek, tahtayı iyi kullanabilmek veya iyi sunum becerilerine sahip olmak, yorum yapabilmek için zorunludur. Araştırmada yorum yapabilmek için iyi matematik bilgisi, piyanoda yorum yapabilmek için iyi bir teknik gereklidir. Bu becerilerin uzun yıllar süren çalışmalarla elde edildiğini söylemek herhalde gereksizdir.
    
Bir bilimsel çalışmanın veya bir müzik parçasının özgün olması ne anlama gelir ? Bir bilimsel çalışmanın başlangıcının birinci aşaması iyi bir literatür taramasıdır. Literatür taraması aslında bir konuda başkalarının neler yaptığını, bir konuyu nasıl ele aldığını görmek için yapılır. Daha sonra bilimci kendi modelini bunlarla karşılaştırır ve katkısının ne olabileceğine karar verir. Aynı doğa olgusuna farklı bir yorum getirmek özgün olmaktır. Ben sanat dallarında da özgün eser olamayacağını, sadece farklı yorumlar olabileceğini düşünüyorum.
    
Yaşadıklarımız da, hayat dediğimiz sürecin kendimizce biçimlendirilen bir yorumu değil midir aslında ?